Eğin Küçük Bir Şehir Olarak Kalsın!

Haber: İbrahim Gürler

Anagold Madencilik, Erzincan’ın Kemaliye ilçesindeki Ağıl, Harmankaya, Dilli ve Çanakçı köylerinde kısa süre önce başlattığı altın sondajlarına ara vermesine rağmen, yöre halkının tepkisi devam ediyor.

KEMALİYE ALTIN MADENINE HAYIR DIYOR

Kemaliyeli olan Harita -Kadastro Mühendisi Sevinç Aksüt, konu hakkında gazetemize yaptığı açıklamada şu ifadelerde bulundu; ‘‘Erzincan yöremiz malum deprem ve gurbetçilik nedeniyle en çok göç veren illerimizden biri. Bir Kemaliye'li olarak ben de Istanbul'da memleket hasretiyle yaşıyorum. Istanbul'da doğdum büyüdüm, okudum ,mühendis oldum. Her gurbetçi gibi aklımız fikrimiz Kemaliye'miz de. Hal böyleyken,12 Ekim günü kötü bir haberin şokuyla sarsıldık. 2010 yılından beri Ilıç Çaldağ Çöpler köyünde altın madeni çıkartan şirket Anagold'un Kemaliye'mizin Gözaydın, Ağıl ve Dilli köylerinde altın arama amaclı sondajlara başladığı ve bir küçük şantiye kurduğu haberi bizi sarstı.

Kemaliye'miz de kesinlikle maden aramaları yapılmasını istemediğimiz için derhal Kemaliye Çevre Platformunu kurduk, sosyal medya, internet üzerinden, gurbetteki ve yöredeki tüm hemşerilerimizi süreçten haberdar etmeye başladık.

Kemaliye foklor turizm derneği eski başkanlarından aynı zamanda babam İbrahim Aksüt ile haberi paylaştım. Derhal Ağıl köyü eski muhtarı Haydar Gedikoğlu ile telefon bağlantısı kurdu ve konunun aslını öğrenmeye çalıştık. Maalesef haber doğruydu.Altın şirketi aniden sondajlara girişmişti . Bu kez Kemaliye platformumuzdan haberi duyurduk.

Ocak köyünden değerli hemşerimiz Himmet Poyraz Ağıl köyüne gönderdiği arkadaşlar aracılığıyla sondaj mahallinden fotoğraflar videolar yükledi. Böylece gerçekleri gördük ve araştırmalara başladık.

Bu şirketin Kemaliye için arama ,sondaj izinleri var mıydı? Kimler tarafından izinler ne zaman verilmişti?

Su kaynaklarını tehdit edecek olan bu izinlerden hangi resmi kurumların haberi vardı? Bir yandan bu soruların yanıtlarını hukukçularımız, mühendislerimiz, teknik insanlarımızla araştırmaya başladık, aynı zamanda KEMAV vakfımıza, Kemaliye Belediyemize, derneklerimize, yöremizden çıkmış, görev yapmış eski siyaset adamlarımıza bilgi ulaştırdık ve sondajların acilen durdurulmasını talep ettik . Vakfımız KEMAV'ın, belediyemizin başvurularıyla Erzincan valimizin müdahalesi ile sondajlara geçici olarak ara verdirildi.

SONDAJLAR ÇOK TEHLİKELİ BİR BÖLGEDE

Yapılan sondajlar çok tehlikeli bir bölgede idi . Subatan yaylası ,Sarıçiçek köyleri de olarak da adlandırılan bölge Kemaliye'mizin binlerce yıldır akan biricik su kaynağı Kadıgölü'müzü besleyen su yataklarının olduğu ve muhteşem çiçekleriyle, doğasıyla ünlü endemik yaylasıydı. Su kaynaklarımız üzerinde yapılacak olan sondaj, arama,dinamitleme, büyük iş makineleriyle yapılacak olan kazılarla devasa derin maden çukurları açılacak olması ihtimali dahi korkunç ürkütücüdür. Su kaynakları tahrip olur, kirlenir, tahribat nedeniyle çekilip kuruyabilir. Subatan ,Sarıçiçek yaylası ve Kadıgölü yüzlerce yıldır Kemaliye'nin bütün su ihtiyacını hiç durmadan sağlayan yegane kaynaklardır.

DÖRT BİR YANIMIZ DOĞAMIZA KORKUNÇ ZARAR VEREN MADEN İŞLETMELERİYLE DOLDU

Bu bölgede siyanürlü altın madenciliği de dahil hiçbir madenciliğe izin verilmemesi gerekmektedir. Kaldı ki siyanürlü altın madenciliği ile epeydir tanışmış olan ülkemiz son zamanlarda siyanürün ve bu tür madenciliğin doğamızı nasıl yok etmiş olduğunu tartışıyor.

2010 yılında madencilik yasamızın yabancı şirketlere de maden çıkarma hakkı tanımasıyla ülkemizin dört bir yanı doğamıza korkunç zarar veren maden işletmeleriyle doldu.

ZEHİRLİ KİMYASALLARLA ALTIN AYRIŞTIRMAYA DEVAM EDİLMEKTEDİR

 

Maalesef 12 Ekim'de sıranın Kemaliye'mize gelmiş olduğunu öğrenerek sarsıldık. Hemen yanı başımızda komşu ilçemiz Ilıç'taki Anagold adlı Amerikan Türk ortaklı altın madeni şirketinin 10 yıldan fazla bir süredir yaptığı altın aramalarıyla  ilçeyi ne hale getirdiği gözler önündedir diyen Aksüt, ‘‘Artık siyanürü o kadar fazla kullanmıştır ki ,hızını alamayıp, sülfirik asit ,silika gibi yine çok daha zehirli tehlikeli başka kimyasallarla altın ayrıştırmaya devam etmektedir.

DEVASA ÇUKURLAR ILIÇ DOĞASINI TÜMÜYLE YOK ETMİSTİR

Açtıkları devasa çukurlar İlıç doğasını tümüyle yok etmiştir. Zehirli kimyasalların oluşturduğu havuzlar Fırat nehrinin Karasu koluna çok yakın mesafede olup sızıntı olma tehlikesi çok yüksektir. İlaveten zaten buharlaşan kimyasallar havaya karışarak bitki örtüsünde yanma kavrulma şeklinde, hayvan popülasyonunda  zehirlenerek ölme etkisini göstermiştir. Karasu nehrinde sık sık kitlesel balık ölümlerine rastlanmıştır. Çaltı çayı kenarında yavru geyik ölüleri bulunmuştur.

Bölgemiz topoğrafik, coğrafik, endemik yapısıyla bütünsel olarak eşsiz bir yerdir. Bütün bu tahribatlar, ölümler, yaşamsal boyuttaki tehlikeler asla kabul edilemez olduğunu söyledi.

 

TELAFİSİ MÜMKÜN OLMAYAN ZARARLAR VERECEKTİR

Genç Mühendis Aksüt, ‘‘Kemaliye'mizde yapılacak olan sondaj çalışmaları dahi zararlı ve tehlikelidir. Kadıgölü'müzün su yataklarında yapılmaya kalkışılan her türlü sondaj çalışması yeraltı sularının akarlarına, yollarına geri dönülemeyecek, telafisi mümkün olmayan zararlar verecektir

6 BİNE YAKIN İMZA

Bu nedenle  derhal Kemaliye Çevre Platformunu kurduk,6000'e yakın imza topladık . İmza kampanyamız devam ediyor. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığına başvuruda bulunacağız. Su kaynaklarımızı ve Kemaliye'mizi ve dahi bütün bölgemizi korumak istiyoruz. Hâli hazırda zaten bölgeye korkunç zararlar veren Ilıç Çöpler Altın Madeninin de bölgeyi derhal terk etmesini istiyoruz. Bunun için bütün yasal girişimlerde bulunacağız. Maden şirketinin ruhsatlarını iptal ettireceğiz.

Bu konuda Erzincan ilimizden seçilen tüm siyasi insanlarımızı, bakan, milletvekili, müsteşar, danışman, uzman ,teknik ,idari ,hukuki bütün insanlarımızı bölgeye sahip çıkmaya davet ediyoruz. Daha fazla zarar görmeden sürece müdahale etmelerini istiyoruz’’ dedi.

Aksüt, son olarak ‘‘Diyoruz ki Kemaliye’de altın madeni istemiyoruz, İliç’te altın madeni istemiyoruz, Anagold bölgemizi terk et,   Eğin dedikleri küçük bir şehir olarak kalsın’’ diye açıklamada bulundu.

Avatar
Adınız
Yorum Gönder
Kalan Karakter:
Yorumunuz onaylanmak üzere yöneticiye iletilmiştir.×
Dikkat! Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Avatar
Ahmet fahri özçelik 3 yıl önce

Türkiye'de hiçbir şekilde siyanür ile altın çıkarılmasını istemiyoruz .yabancı firmalar altını alıp gidecek hastalıklar çevre kirliliği yanımıza kar kalacak.

Avatar
Sena Ünsal 3 yıl önce

Altın madeni araması demek, toprağın altının üstüne getirilmesi ve devasa ölümcül çukurların açılması demek. Doğanın ve su kaynaklarının kirlenmesi ve yaşamın bitmesi demek. #KemaliyedeAltınMadeniİstemiyoruz
#TürkiyedeAltınMadeniİstemiyoruz

Avatar
gül Tatlıgil 3 yıl önce

Kemaliye de altın madeni istemiyoruz Anagold memleketimden defol Suyumuzu topraklarımızı havamızı Siyanürle Zehirlemene izin vermeyeceğiz

Avatar
Gül Tatlıgil 3 yıl önce

Kemaliye de altın madeni istemiyoruz Anagold memleketimden DEFOL bizim suyumuzu toprağımızı havamızı Siyanür Zehiriyle Zehirlemene izin vermeyeceğiz

Avatar
Sena Ünsal 3 yıl önce

Kemaliye'de ve Türkiye'nin hiç bir yerinde altın madeni istemiyoruz. Maden, doğanın tahrip edilmesi, suların kirlenmesi veya yatak değiştirmesi, toprağın zehirlenmesi demek. Biz maden istemiyoruz derken aslında "İNSANCA YAŞAMAK İSTİYORUZ" diyoruz. Sesimizi duyun, yanımızda olun ki Türkiye çöl olmasın!..

Avatar
Mine Arslan 3 yıl önce

Kemaliye'de Siyanürle Altin Madenine HAYIR..
Doga ve Insan katliamina HAYIIIIRRRR..

Avatar
Mehmet Ağrikli 3 yıl önce

Siz Kemaliye, hatta Türkiye için çok önemlisiniz..
Sizin gibi insanların çoğalmasını çok arzu ediyorum. Sizinle gurur duyuyoruz Sevinç hanım. İyi ki varsınız.

Avatar
İbrahim Köroğlu 3 yıl önce

Madenler ülkemizin en büyük sorunu. Anadolu toprakları yüz yıl sonra tekrar işgal altında. Doğa katlediliyor. Mahkeme kararları hiç sayılıyor. Halk yok hükmünde.

Erzincan Haber