Nöbetçi Eczaneler
Haber: İbrahim Gürler
Erzincan Belediyesi önünde bir araya gelen Erzincan Valisi Ali Arslantaş, 3. Ordu Kurmay Başkanı ve Garnizon Komutanı Tuğgeneral Ali Ekiyor, Erzincan Milletvekili Burhan Çakır, Erzincan Eski Milletvekili Sebahattin Karakelle, Erzincan Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, kamu kurum müdürleri, sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve vatandaşlar, cirit takımları ile Erzincan Belediyesi Mehteran Takımı öncülüğünde ellerindeki Türk bayrakları ve meşalelerle Halit Paşa Caddesi’nden, Ordu Caddesi üzerindeki saat kulesine kadar yürüdü.
Zafer Yürüyüşü’nün ardından Kule Park Sosyal Tesislerinde Kur’an-ı Kerim tilaveti ile başlayan programda tüm şehitlerimiz için dualar edildi. Ardından Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Binali Yıldırım’ın, Erzincan’ın Düşman İşgalinden Kurtuluşunun 101. yıl dönümü münasebetiyle iletmiş oldukları telgraflar okundu.
Daha sonra Erzincan Milletvekilleri Süleyman Karaman ve Burhan Çakır ile Erzincan Belediye Başkanı Cemalettin Başsoy birer konuşma yaptılar.
Ardından konuşan Erzincan Valisi Ali Arslantaş; “Keşiş ile Munzur Dağları’nın arasında yayıldığı düz ovada yüzyıllarca çeşitli medeniyetlere ev sahipliği yapan, “rüzgârının sert olduğu gibi insanının da mert” olarak adlandırıldığı halkına, tarımdan hayvancılığa, turizmden doğa sporlarına kadar sayısız imkân sunan şehrin adıdır Erzincan. Doğudan batıya geçişin eşiği, kurak arazilerden yeşile, suya, canlılığa, berekete geçişin başkenti Erzincan’ımızın düşman işgalinden kurtuluşunun 101. yılını kutluyor olmanın engin mutluluğunu hep birlikte yaşıyoruz.
İnsanıyla, doğasıyla ilgili methilerin sayfalar süreceği Erzincan’ınımızın 101 yıl önce tarihin sayfalarına altın harflerle yazdırdığı kahramanlık ve elde ettiği zafer ise bir mihenk taşı olarak tarihteki yerini almıştır. 1916 1918 yılları arasında Rus işgali altında kalan şehrimiz Osmanlı ordularının üstün başarıları ile geri alınıyor ve iki yıllık esaret sona eriyordu.
Kazım Karabekir Paşa ile Halit Paşa’nın liderliğinde Rus ve Ermeni birliklerinin Doğu’dan atılmasını sağlayan ordumuz, 13 Şubat 1918 tarihini bizim için sonsuza kadar bağımsız yaşayacağımız bir bayram kılmıştır. Bayramımız kutlu olsun.
Kenetlenip ve tek ses, tek yürek olan insanımız tarih boyunca nasıl ki tüm karanlıkları aydınlığa kavuşturduysa o gün de yine üzerine düşeni yaptı ve yeni bir destan yazdı. Küçücük bir beyliği dünyaya hükmeden bir imparatorluk haline getiren Osman Bey’in, Bizans surlarını döve döve çağ kapatıp çağ açan Fatih Sultan Mehmet’in, “Kılıçla alınan vatan toprağı parayla satılmaz” diyen Abdülhamid Han’ın, Çanakkale’de destan yazan Gazi Mustafa Kemal’in torunları, çocukları galip gelmişti. Necip milletimizin duaları kabul olmuştu bir kez daha. Tıpkı Niğdeli Ömer’in, Trabzonlu Eren’in, harbe giderken “beklemesinler” diyen yiğitlerin duaları gibi.
Biz tarihimizle iftihar ediyoruz ve onu gelecek kuşaklara aktarmanın da en önemli vazifemiz olduğunun bilincindeyiz. Yine biliyoruz ki, tarih sadece geçmişe bağlanıp kalmayı değil, geçmişi yorumlayıp onu en iyi şekilde değerlendirerek, geleceğe sağlam adımlarla yürümeyi de bize öğretir Geçmişimizle iftihar edip onu gelecek kuşaklara taşırken aynı zamanda geleceğimizi de inşa etmeliyiz. Gelişen ve çağ atlayan dünyada yerimizi en ön sıralarda almak için var gücümüzle çalışmalıyız. “Geçmiş geçmişte kaldı cancağızım. Artık yeni şeyler söylemek zamanı.” diyen Hazreti Mevlana’dan esinleniyor; yeni şeyler söylemek için de hayal kuruyor, çalışıyor, üretiyoruz. Gayemiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün muasır medeniyetler dediği seviyeye ulaşabilmek ve Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan önderliğinde yürüdüğümüz 2023 hedefi doğrultusunda geleceğin marka şehri Erzincan’ı oluşturmaktır. Tüm bu çalışmalardaki amacımız cennet ülkemizi dünyanın en gelişmiş ilk on ve 2071 hedefinde de en gelişmiş ilk beş ülkesi içerisine girmesi ve Erzincan’ın bu anlamda hak ettiği yeri almasıdır.
Gönül sınırları coğrafi sınırlarını çoktan aşıp dünyaya yayılan milletimizin en uzaktaki, en zordaki kardeşini kucaklama gayreti günümüz dünyasındaki zalimlere dert olurken mazlumlara ise umut ışığı olmaktadır. Bu bağlamda üzerine düşeni yapan halkımız hiçbir baskıya, yıldırmaya ve yaptırıma da boyun eğmeyecek ve inandığı yolda yürümeye devam edecektir. Bir kutsal emanet olarak aldığımız bu vatanı en ileri seviyeye taşımanın görevimiz olduğunun bilincindeyiz. Ayrıca “Hiç bilenle bilmeyen bir olur mu” ilahi hikmet gereği ilimde, kültürde ve sanatta ileri medeniyetler seviyesini aşacağız.
Tarihe altın harflerle iz bırakan Erzincanlıların kendilerine yakışır, kararlı, dinamik ve gururlu yürüyüşü sizlerle birlikte devam etmektedir ve edecektir. Konuşmama son verirken aziz şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anıyorum. Unutulmasın ki tüm Türkiye’nin olduğu gibi Erzincan olarak bizlerde devletimizin, ordumuzun, Mehmetçiğimizin yanındayız. Sayın Cumhurbaşkanımızın da dediği gibi gerekirse cepheye koşmaya da hazırız.” diye konuştu. Konuşmaların ardından seslendirilen tasavvuf müziği ve irfan türküleri ile program sona erdi.
